Yumurtadan yeni çıkmış arının zehiri olmadığı gibi, çiçektozu verilmeden büyüyen arının da zehiri yoktur. (Örneğin arıbeyi). Zehir bezesi arının yaşamının 2. gününden başlayarak zehir salgılamaya başlar. Zehir kesesinde zehirin en çok (sıvı olarak yakl. 3 mgr) toplandığı dönem, yaşamının 15. ile 20. günleri arasındadır.Kokusu tadı: Keskin, acı ve çok ekşidir.Yan etkileri: Sayıları çok az olmakla birlikte birtakım insan arı sokmasına karşı duyarlıdır. Bir arı sokması kurdeşene, ürtikere seyrek olarak kollapsa da neden olabilir. Arının soktuğu kimsenin yüzü beyazlaşmaya, nabzı yükselmeye başladığında derhal hekime baş vurmak gereklidir. Aşırı alerji gösterenler tedavi yolu ile arı sokmasına karşı bağdaşıklık kazanabilir.Özellikle arı zehiri ile romatizmanın tedavi edilebileceğini Mısırlılar da bilmekteydiler. Tedavi, ağrıyan yer arıya sokturularak yapılırdı. Günümüzde zehir özel yöntemle toplanıp kurutularak süresiz saklanabilmektedir. Yapılan araştırmalar arı zehirinin kortizon salgısını arttırdığını göstermiştir. Günümüzde arı zehiriyle romatizma, artritis (eklem romatizması), arter hastalıkları, deri, damar hastalıkları, eklem iltihaplanmaları, hematom (kanamalar), nöroloji (sinir iltihapları nedeni duyulan ağrılar), siyatik, alerji, saman nezlesi tedavi edilmektedir.