Aldatıldığınızı öğrendiğinizde gitmek mi zor, kalmak mı? Ona tekrar güvenebilmek mümkün mü?
Aldatılmak, günümüzde ilişkilerdeki en önemli sorunlardan biri. Birbirini seven, birlikte mutlu olan, insanlar bir araya gelip “çift” oluyorlar. Ancak, zamanla insanlar değişiyor. Aradan geçen yıllar, hayata bakışı değiştirebiliyor, sevgiyi de alıp götürebiliyor.
Çoğu ilişkide aldatma olayının etkisi altında kalıyor. Aldatma söz konusu olduğunda kadınlar çok büyük bir travma yaşıyor. İlişkiye ve kendine olan güveni sarsılıyor ve pek çoğumuz ne yapacağımızı düşünür hale geliyoruz…
Aldatılan kadın ne yaşar, neler hisseder, bu olayın üstesinden nasıl gelebilir? Yanıtları pudra.com araştırdı…
“Yuvanı koru” baskısı
İlişkide sadakatsizlik durumunda, aldatıldığını öğrenen bir kadın için açık ya da bastırılmış öfke, kaygı bozukluğu ya da depresyon oluşma ihtimali çok yüksek. Çevreden gelen baskılar da ruh halini fazlasıyla etkiliyor. Bu baskıyı yaratan çevre, özellikle aile tabii. Çoğunlukla geleneksel ailelerde, “yuvanı koru” şeklinde yapılan baskı, bazen “boşan” dayatmasına da dönebiliyor. Oysa aldatıldığınızda, her ne kadar öfke de duyuyor olsanız, onca yılı geçirdiğiniz insanı bir çırpıda bırakıvermek söylendiği kadar kolay olmayabiliyor.
Sakinleşmeyi bekleyin
Aldatıldığınızı öğrendiğinizde evliliği sürdürmek de isteyebilirsiniz. Ancak, dikkate almanız gereken bir konu var: Eğer evlilik dışı ilişkide eşinizle o üçüncü şahıs arasında duygusal bir bağ varsa, bu şahsın uzaklaştırılmasında sorun yaşanma ihtimali yüksek.
İlişkiyi bitirmek, boşanmak, ekonomik bağımsızlığı olmayan, özellikle çocuk sahibi kadınlar açısından daha zor, kabul etmek gerek. Bazen imkansız bile olabiliyor. Ancak, henüz yeni yaşanmış bir üzüntü durumunda, daha olayın sıkıntısını ve öfkesini üzerinizden atmadan karar vermeniz doğru olmaz. Psikologlar ve ilişki terapistleri karar vermeden önce biraz sakinleşmek gerektiğini söylüyor. Bu esnada tedavi edilmesi gereken bir depresyon ya da kaygı bozukluğu varsa, onun çözülmesi de yerinde olur. Aksi takdirde karamsar bir bakış açısına sahipken verdiğiniz karar, sizi ileride mutlu etmeyecektir.
Kendi kararınızı kendiniz verin
Aldatıldığını öğrenen bir kadının yaşadıklarını, arkadaşlarıyla ve ailesi ile paylaşması doğal. Ancak, burada önemli nokta, son kararı kişinin kendisinin vermesi.
Aile de arkadaşlar da iyi birer dinleyici olabilirler, ancak aynı zamanda “akıl veren” konumuna da gelebilirler. Çevreniz, erkeğin tek gecelik aldatmasının cinselliğe olan zaafından dolayı olduğunu ve makul görülmesi gerektiği söyleyebilir. Gerçek şu ki, aldatılan kadın için, tek gecelik ilişki ya da duygusal ilişki, yaşanan sıkıntılar açısından bir fark olmuyor.
İlişkiyi sorgulayın
Aldatılma sonrasında en sağlıklı düşünme biçimi, partnerinizle birbirinizi değil, aldatılmayı sorun olarak görebilmeniz. Aldatılma, ilişkinin hastalığı aslında. Bir de tabii, kırılan, incinen benliğiniz… Tüm bunları göz önünde bulundurarak ilişkinizi sürdürmek için yeterli sebebiniz olup olmadığını sorgulamanız gerekiyor.
Ona nasıl güvenebilirsiniz?
Evliliğinizi ya da ilişkinizi bitirip bitirmeme kararı aslında duygularınızdan çok, düşüncelerinize ve inançlarınıza bağlı. Onu hala seviyor olabilirsiniz. Aranızda koparılamayacak bir bağ olduğuna da inanabilirsiniz.
Elbette ayrılığı, boşanmayı düşünmüyor olabilirsiniz. Ancak, şu soruyu kendinize sormalısınız: İlişkime gerek cinsellik gerekse de duygusal olarak kaldığı yerden devam etmem mümkün mü? Her ne kadar ilişkinizi her şey ‘normal’miş gibi sürdürmek isteseniz de cinsellikten soğumanız gayet doğal. Bu durumda cinselliği bir süre askıya alıp güven duygusunu yeniden geliştirecek kucaklaşmalara ağırlık vermek, cinsel olarak ona karşı yaşadığınız soğumayı aşmanıza yardımcı olabilir.
Elbette bu dönemde eşinizin tutumu ve desteği de ilişkinin sürüp sürmeyeceği konusunda netleşmeniz açısından size yol gösterecektir.
Bu sorunun üstesinden gelmek için aldatmaya yol açan nedenleri anlamaya çalışabilirsiniz. Bazı durumlarda bu tür sorunlu bir dönem yaşamak ilişkiyi gözden geçirmek ve hem sizi, hem eşinizi mutsuz eden konuları değiştirmek için de fırsat da olabilir. Ancak, bunu kadın ve erkek olarak konuşarak başarmak çok zor olduğu için bir psikologdan yardım almanız çok yararlı olacaktır.
Çoğu ilişkide aldatma olayının etkisi altında kalıyor. Aldatma söz konusu olduğunda kadınlar çok büyük bir travma yaşıyor. İlişkiye ve kendine olan güveni sarsılıyor ve pek çoğumuz ne yapacağımızı düşünür hale geliyoruz…
Aldatılan kadın ne yaşar, neler hisseder, bu olayın üstesinden nasıl gelebilir? Yanıtları pudra.com araştırdı…
“Yuvanı koru” baskısı
İlişkide sadakatsizlik durumunda, aldatıldığını öğrenen bir kadın için açık ya da bastırılmış öfke, kaygı bozukluğu ya da depresyon oluşma ihtimali çok yüksek. Çevreden gelen baskılar da ruh halini fazlasıyla etkiliyor. Bu baskıyı yaratan çevre, özellikle aile tabii. Çoğunlukla geleneksel ailelerde, “yuvanı koru” şeklinde yapılan baskı, bazen “boşan” dayatmasına da dönebiliyor. Oysa aldatıldığınızda, her ne kadar öfke de duyuyor olsanız, onca yılı geçirdiğiniz insanı bir çırpıda bırakıvermek söylendiği kadar kolay olmayabiliyor.
Sakinleşmeyi bekleyin
Aldatıldığınızı öğrendiğinizde evliliği sürdürmek de isteyebilirsiniz. Ancak, dikkate almanız gereken bir konu var: Eğer evlilik dışı ilişkide eşinizle o üçüncü şahıs arasında duygusal bir bağ varsa, bu şahsın uzaklaştırılmasında sorun yaşanma ihtimali yüksek.
İlişkiyi bitirmek, boşanmak, ekonomik bağımsızlığı olmayan, özellikle çocuk sahibi kadınlar açısından daha zor, kabul etmek gerek. Bazen imkansız bile olabiliyor. Ancak, henüz yeni yaşanmış bir üzüntü durumunda, daha olayın sıkıntısını ve öfkesini üzerinizden atmadan karar vermeniz doğru olmaz. Psikologlar ve ilişki terapistleri karar vermeden önce biraz sakinleşmek gerektiğini söylüyor. Bu esnada tedavi edilmesi gereken bir depresyon ya da kaygı bozukluğu varsa, onun çözülmesi de yerinde olur. Aksi takdirde karamsar bir bakış açısına sahipken verdiğiniz karar, sizi ileride mutlu etmeyecektir.
Kendi kararınızı kendiniz verin
Aldatıldığını öğrenen bir kadının yaşadıklarını, arkadaşlarıyla ve ailesi ile paylaşması doğal. Ancak, burada önemli nokta, son kararı kişinin kendisinin vermesi.
Aile de arkadaşlar da iyi birer dinleyici olabilirler, ancak aynı zamanda “akıl veren” konumuna da gelebilirler. Çevreniz, erkeğin tek gecelik aldatmasının cinselliğe olan zaafından dolayı olduğunu ve makul görülmesi gerektiği söyleyebilir. Gerçek şu ki, aldatılan kadın için, tek gecelik ilişki ya da duygusal ilişki, yaşanan sıkıntılar açısından bir fark olmuyor.
İlişkiyi sorgulayın
Aldatılma sonrasında en sağlıklı düşünme biçimi, partnerinizle birbirinizi değil, aldatılmayı sorun olarak görebilmeniz. Aldatılma, ilişkinin hastalığı aslında. Bir de tabii, kırılan, incinen benliğiniz… Tüm bunları göz önünde bulundurarak ilişkinizi sürdürmek için yeterli sebebiniz olup olmadığını sorgulamanız gerekiyor.
Ona nasıl güvenebilirsiniz?
Evliliğinizi ya da ilişkinizi bitirip bitirmeme kararı aslında duygularınızdan çok, düşüncelerinize ve inançlarınıza bağlı. Onu hala seviyor olabilirsiniz. Aranızda koparılamayacak bir bağ olduğuna da inanabilirsiniz.
Elbette ayrılığı, boşanmayı düşünmüyor olabilirsiniz. Ancak, şu soruyu kendinize sormalısınız: İlişkime gerek cinsellik gerekse de duygusal olarak kaldığı yerden devam etmem mümkün mü? Her ne kadar ilişkinizi her şey ‘normal’miş gibi sürdürmek isteseniz de cinsellikten soğumanız gayet doğal. Bu durumda cinselliği bir süre askıya alıp güven duygusunu yeniden geliştirecek kucaklaşmalara ağırlık vermek, cinsel olarak ona karşı yaşadığınız soğumayı aşmanıza yardımcı olabilir.
Elbette bu dönemde eşinizin tutumu ve desteği de ilişkinin sürüp sürmeyeceği konusunda netleşmeniz açısından size yol gösterecektir.
Bu sorunun üstesinden gelmek için aldatmaya yol açan nedenleri anlamaya çalışabilirsiniz. Bazı durumlarda bu tür sorunlu bir dönem yaşamak ilişkiyi gözden geçirmek ve hem sizi, hem eşinizi mutsuz eden konuları değiştirmek için de fırsat da olabilir. Ancak, bunu kadın ve erkek olarak konuşarak başarmak çok zor olduğu için bir psikologdan yardım almanız çok yararlı olacaktır.