Akupunktur, MÖ 3000’li yıllarda yaşamış olan Efsane İmparator’dan günümüze ulaşmış bilgelik dolu bir tedavi sistemi. Çinliler “Cen Ciu” diyorlar. Akupunktur ismi Batılılar tarafından ortaya konmuş. Latince “iğne” anlamındaki “acus” ile “batırmak” anlamındaki “punctura” sözcüklerinden oluşuyor.
Akupunktur ve hastalık Çin Tıp anlayışına göre, tüm evrene yayılmış Çİ adlı bir enerji denizinin içinde yaşıyoruz. Çİ, tüm canlılığın ölçüsü. Bir insanın Çİ enerjisi üç yoldan sağlanıyor:
Çİ enerjisi tüm vücudumuzu saran bir iletim sistemiyle tam otuz iki hat üzerinde dolaşıyor. Çİ’nin bu dolaşımı kesintisiz sürüyor. Çin tıbbına göre, bu dolaşımdaki bir tıkanıklık ya da aşırılık, o enerji hattıyla ilgili organlarımızda hastalık durumu yaratıyor. Bu hatlar üzerinde adeta bir “vana”ya benzetebileceğimiz akupunktur noktaları bulunuyor. Bu hatları ve üzerindeki akupunktur noktalarını iyi bilen bir akupunktur uzmanı, belirleyeceği noktaları iğneleyerek enerji dolaşımını yeniden düzenliyor. Bunun sonucunda hastalık belirtileri azalıyor ya da ortadan kalkıyor. Akupunktur uzmanı olan doktorlar, genellikle belirli bir tek hastalıkla uğraşmak yerine vücudun genel sağlık durumuyla ilgilenirler. Hastalığın önlenmesi en büyük idealdir. Bunun için de koruyucu tedaviye çok önem verilir. En eski akupunktur kitabındaki şu bilgi çok çarpıcıdır; “Oldukça ilerlemiş hastalıkları tedavi etmek, susadıktansonra kuyu kazmaya başlayan ya da savaşa girdikten sonra silahına davranan kişilerin davranışına benzer.” Ying- Yang Çinlilere göre Evrende birbiriyle dengede olan iki güç var: YİN ve YANG. Birbirine karşıt olan bu iki güç, aynı zamanda birbirini dengeliyor. Evrende varolan her şey bu iki güce göre sınıflanır. Örneğin Kadın-YİN, Erkek-YANG’dır. Birbirlerini tamamlarlar. Dünya nüfusunun yaklaşık yarısı kadın, yarısı erkektir. Örnekleri biraz daha çoğaltırsak Ay-YİN, Güneş-YANG, yer-YİN, gök-YANG, gee-YİN, gündüz-YANG’dır. Yin ve Yang güçlerini simgeleyen ünlü sembol, evrendeki her şeyde varolan iki karşıt gücün birbirini nasıl tamamladığını ve diğeri olmadan öbürünün varolmayacağını açıklar. Akupunktur ve teşhis Çin Tıbbının hastalığı teşhis için kullandığı geleneksel yöntemler, günümüzde de modern tıbba büyük yardımcı. En başta nabız teşhisi geliyor. Hastalığın hangi enerji hattındaki enerji (Çİ) düzensizliğinden olduğunu anlamak için akupunktur doktoru sağ elinin üç parmağını hastasının sol bileğindeki nabzı üzerine, sol elinin üç parmağını ise hastasının sağ bileğindeki nabzı üzerine yerleştirerek bir süre dinleyip değerlendirme yapar. Tecrübeli bir akupunktur uzmanı bu şekilde, tüm vücuttaki enerji hatları hakkında bilgi sahibi olabilir. Ayrıca hastanın diline bakılarak hastalığın durumu hakkında bilgiler pekiştirilir. Çin tıbbına göre dil, adeta vücudun aynasıdır. Dilin kökü böbreklerin, dil kenarları safrakesesi ve karaciğerin, dilin ortası mide ve dalağın, dilin ucu ise kalbin ve akciğerlerin durumunu yansıtır. Akupunktur tedavisi Akupunktur tedavisi, hastalığın durumuna göre uygulanmaktadır. Örneğin felç ve bel-boyun fıtığı vakalarında her gün, miğren tedavisinde günaşırı, zayıflama vakalarında ise ortalama haftada iki kez yapılır. Yine de kesin karar, hasta görülüp değerlendirildikten sonra verilmelidir. Seans süreleri 20 dakikadan 45 dakikaya kadar uzayabilir. Bir hastalığın tedavisindeki toplam seans sayısı da her hastalığı ve hastaya göre değişebiliyorsa da, ortalama 15-20 seans sürer. Tedavide kullanılan iğneler, bildiğimiz iğnelerden çok farklı. Akupunktur iğneleri normal iğnelerden dört beş misli daha ince olduğu için, el becerisi iyi gelişmiş uzmanların yaptığı uygulamada acı hissedilmez. Ayrıca her hasta için steril iğne kullanılmaktadır. Bu iğnelerin steril hale getirilmesi son derece kolay ve ucuz bir yöntem olduğu halde günümüzde ayrıca tek kullanımlık iğne uygulanması da yaygınlaşmıştır. Akupunktur ile tedavi edilen hastalıkların başında; Ağrılı hastalıklar (migren ve diğer baş ağrıları, boyun ve bel fıtığı, omuz-sırt ve diz ağrıları), yarım felç ve yüz felçleri, trigeminal nevralji, sigara bırakma, yatak ıslatma, uykusuzluk, zayıflama, iştahsızlık-kilo alamama, stres tedavisi, allerjik astım ve sinüzit sayılabilir. Değişik Akupunktur türleri Klasik Akupunktur tedavisi denince akla vücuda uygulanan Akupunktur iğneleri gelir. Bunun yanında değişik akupunktur türleri de var. Kulak Akupunkturu, Saçlı deri (scalp) Akupunkturu, El Akupunkturu bu yöntemlerin en popüler olanları. Kulak akupunkturunda, kulak kepçesi, anne karnında yatan cenine benzetilir. Vücuttaki tüm organları gösteren belirli noktalara iğne batırılarak ya da tohum (semen vaccaria) yapıştırılarak tedavi yapılır. Dört değişik vücut tipi Geleneksel “Çin Tıbbı” anlayışı insanları dört değişik vücut tipine göre ele alır:
Bu tiplerin her biri Yin ya da Yang özellikte olabilir. Abdominal ve kardiyak tipler genellikle yang olurlar. Torasik (Göğüs) tip
Abdominal (Karın) tip
Kardiyak (Kalp) tip
Nöro (Sinir) tip
Yin Nöro tip
Yang Nöro tip
Dr. Kemal Nuri Özerkan 1955 yılında İstanbul’da doğdu. 1976-1984 yılları arasında TRT’de program yapımcısı olarak çalıştı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ni bitirdi. 1989 yılında Türkiye’de ilk kez Alternatif Tıp isimli bir dergi yayınlayarak Alternatif Tıp kavramının öncülüğünü yaptı. Çin’de Pekin Geleneksel Çin Tıp Akademisinde Akupunktur Eğitimi gördü. 1995 yılında WFAS Dünya Akupunktur Sempozyumunda Bilimsel Sekreter olarak görevlendirildi ve ülkemizde ilk kez bir Anoreksiya Nevroza. (Sinirsel iştahsızlık) vakasını kongrede sundu.1996-97 yılları arasında Sağlık Bakanlığı Akupunktır Üst Komisyonu üyesi olarak görev yaptı. 1997 yılında MÜ Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nda “Bel Fıtıklarının Tedavisinde Akupunkturun Etkisi’ni gösteren doktorasını tamamladı. Akupunktur ve Alternatif Tıp ile ilgili çeşitli araştırmaları olan Dr. Kemal Nuri Özerkan çalışmalarını özel kliniğinde sürdürmektedir. |