Toplumun en küçük birimlerinden birisi olan aile kadın ve erkeğin evlenmesi ile oluşur. Çocukların doğmasıyla genişler. Anne, baba ve çocuklardan oluşan topluluğa çekirdek aile denir.
Ailenin huzurlu, mutlu olması, çocuklarını iyi eğitmesi toplumu da olumlu etkiler. Toplumda yaşayan bireyler iyi bir ailede yetişirlerse, iyi bir aile terbiyesi alırlarsa, üstüne de iyi bir eğitim alırlarsa önce ailesine, sonra topluma, vatana, millete yararlı kişiler olurlar. Ailenin mutlu, huzurlu olabilmesi için bazı etmenlerin dikkate alınması gerekir. Aileyi oluşturan kişiler, karşılıklı olarak bu etmenleri dikkate aldıklarında örnek bir aile olabilirler.
Aile yaşamına etki eden etmenleri aşağıdaki gibi açıklayabiliriz.
1.Sosyal Durum: Eşlerin yetiştiği sosyal ortam ailenin sosyal statüsünü belirler. Eşlerin sosyal statüleri çok farklıysa uyum süreci biraz zorlu geçebilir. Ana babanın yetişme biçimleri, büyüdükleri ortam, iş hayatları, ailenin yaşamı biçimi ve sosyal çevreleri gibi faktörlerdir. Akraba ve dostlarla iletişim, örf ve ananeler, aile ve toplum için manevi değeri olan günlerin birlikte kutlanması, üzüntü ve mutlulukların paylaşılması, aile fertlerinin dayanışma ve birbirlerini desteklemeleri aile birliğini güçlendiren etkenlerdir. Ailenin yakın olduğu sosyal çevre, evlilik kurumunun sürmesinde önemli etkendir. Çünkü sosyal etmenler, ailenin yaşam tarzını, eşlerin iş hayatlarını, eğitim durumlarını etkiler. Eşlerin arasında olan fikir ayrılıkları karşılıklı birbirini dinleme, empati yapma, birbirlerinin yaşam alanlarına saygı duyma gibi konulara dikkat ederek giderilebilir. Eşler başkalarının etkisinde kalmayarak ve birbirini dinleyerek sorunlarını halledebilir.
2. Eğitim Seviyesi: Ana ve babanın eğitim seviyesi, ailenin dirliği, mutluluğu, geleceğin planlanması ve çocukların yetiştirilmesinde en önemli etkendir. Eğitim eşlerin iletişimde de en önemli etkenlerdendir. Ana babanın, çocuklarını mutlu ve topluma yararlı insanlar olarak yetiştirebilmeleri için öncelikle kendilerinin eğitimli olmaları gerekmektedir. Çünkü çocuklar öğretilenden ziyade gördüklerini uygulamaya başlarlar. Aile büyüklerinin kendilerini yetiştirmeleri aile hayatını olumlu yönde etkileyecektir.
3. Ekonomik Durum: Ailenin mutluluğunu etkileyen etmenlerin başında gelir düzeyi gelir. Daha mutlu bir ortamda yaşayabilmek için belirli bir ekonomik gücün sağlanması gerekir. Günümüz koşullarında eşler her ikisi de çalışarak yüksek standartlarda yaşamayı tercih ediyorlar. Huzurlu aile ortamı, iyi beslenme, iyi sağlık koşulları, iyi eğitim ekonomik durumun iyi olmasına bağlıdır. Bu durumda da aile bütçesinin iyi yapılması, gelir ve giderin denkleştirilmesi ve giderlerin önem sırasına göre yapılması gerekir. Aile fertleri ailenin gelirine göre harcamalarını yapmalıdır. Yoksa maddi sıkıntılar ailenin huzursuzluğuna neden olur. Ailede anne baba gelir getiren kişi olsa da, herkes, tutumlu davranarak, ailenin gereksiz masraflar yapmasını önleyerek ailenin ekonomik olarak güçlenmesine yardım etmelidir.
4. Aile Fertlerine Ait Faktörler: Aile bireyleri arasında kuşkusuz sevgi vardır. Ancak saygı ve hoşgörü olursa aile birliği daha olumlu ilişkiler yaşayarak korunacaktır. Aile bireyleri arasındaki bağ nedeniyle çıkarsız, karşılık beklemeden yapılan fedakarlıklar sağlanır. Bu da aile bireylerinin her sorunun üstünden gelmesinde en önemli etkendir. Sevgi dolu ortamda yetişen çocuklar özgüven duygusu gelişmiş ruhen sağlıklı olan çocuklar hayata kazandırılır.
Aile içi ilişkilerde saygı karşısındakini dinleme, empati önemli bir etkendir. Farklı düşüncelerde, zevklerdeki kişilerin uyum içinde yaşayabilmeleri, saygının varlığıyla mümkün olabilir. Hoşgörü çerçevesinde diğer aile bireylerinin kusurlarını değil, olumlu yönlerinin öne çıkarılma görev bölümü yapılması aile birliğinin devamında önemli etkenlerdir.
Anne babanın çocuklarının ruh sağlığını etkileyecek davranışlardan kaçınması gerekmektedir. Sevgi dolu bir aile ortamında büyüyen çocuğun ruh sağlığı daha iyi olur ve kendine güven duyar.
Anne ile babanın çocukların yanında tartışması çocukları olumsuz etkiler. Huzursuz aile ortamında yetişen çocuklarda kendine güvensizlik, içe kapanıklık, kişilik bozuklukları görülmektedir.