Virüsün alınmasından klinik bulgular ortaya çıkıncaya kadar geçen kuluçka dönemi yaklaşık 2-5 yıldır. Hiçbir klinik belirtinin bulunmadığı bu dönemde kanda HIV antijeni, antikoru veya her ikisi birden bulunabilir.
• Uzun süreli, açıklanamayan aşırı yorgunluk ve bitkinlik,
• Şişmiş lenf bezleri (kasık bölgesi dışında en az 2 bölgede ve en az 3 ay süreli) ,
• 10 günden uzun süren ateş,
• 3 aydan fazla süreyle gece terlemesi ,
• Açıklanamayan kilo kaybı (vücut ağırlığının %10’dan fazlası),
• Deride veya ağız içinde, mor veya farklı renkte geçmeyen lekeler ,
• Açıklanamayan, sürekli öksürük veya boğaz ağrısı,
• Nefes darlığı ,
• Sürekli, şiddetli ishal,
• Sık tekrar eden mantar enfeksiyonları ,
• Vücutta açıklanamayan çürükler veya kolayca meydana gelen kanamalar.
AİDS NASIL BULAŞIR ?
AIDS’e, HIV-1 ve HIV-2 virüsleri sebep olmaktadır. HIV-2 virüsü Afrika dışında nadiren görülmektedir. Virüsün kişiden kişiye bulaşma yolları:
• HIV taşıyıcısı kişiyle vajinal, oral veya anal seks yapılması,
• Damardan uyuşturucu kullananlarda ortak enjektör kullanımı,
• Kan ve kan ürünlerinin nakli ,
• Anneden bebeğe kan yoluyla veya sütle geçiş ,
Genel kanının aksine, AIDS çok bulaşıcı bir hastalık değildir. Öpüşme yoluyla, tuvalet oturaklarıyla, dokunmayla, günlük hayatımızdaki cisim ve araçların ortak kullanımıyla, yiyeceklerle HIV virüsü bulaşmaz.
AİDS TEDAVİSİ
Henüz virüse karşı tam anlamıyla etkili bir ilaç veya koruyucu aşı geliştirilememiştir. Tüm dünyada bu yöndeki çalışmalar yoğun olarak devam etmektedir. Genel tedavi şekli, fırsatçı enfeksiyonların veya tümörlerin tedavisine yöneliktir. Aantiviral ilaçlar kombinasyonlar şeklinde uygulanmaktadır:
• Zidovudine (AZT), didanosine (ddI), dideoxycytidine (ddC)
• Proteaz inhibitörleri: Nelfinavir, ritonavir, indinavir ve saquinavir.
AİDSİN BİTKİSEL TEDAVİSİ : Aşağıda önerilen bitkiler, AİDS’i tedavi etmez ama, bağışıklık sisteminin güçlü olmasına vc dolayısıyla, daha az sorun yaşamanıza neden olur.
Akgünlük sakızı : Macunu yenir. Suyu ve hülasası içilir.
Ardıç tohumu (siyah) : Macunu yenir. Çayı, suyu ve hülasası içilir.
Biberiye (kuşdili) : Macunu yenir. Çayı, suyu ve hülasası içilir.
Çemen otu : Çayı içilir. Macunu yenir.
Gökçe (ökse – burç) : Macunu yenir. Çayı ve suyu içilir.
Hatmi çiçeği (gülhatmi) : Çayı içilir. Macunu yenir
Hindiba (Frenk salatası) : Çayı içilir.
Isırgan otu ve tohumu : Macunu yenir. Çayı, suyu ve hülasası içilir
Karabaş lavanta çiçeği : Macunu yenir. Çayı, suyu ve hülasası içilir
Kavun : Aç karına yenir.
Kimyon : Macunu yenir. Hülasası içilir.
Marul : Yenir, salatası yapılır.
Meskteki : Bal ve sekerle yutulur.
Misvak : Sifalıdır. Dislerde fırça gibi kullanılır, ayrıca çayı içilir.
Nar : Meyveleri ve Macunu yenir. Suyu içilir.
Pirinç : Yalnız şifa vardır.
Sinirli ot : Macunu, çayı ve yağı kullanılır.
Su teresi : Macunu yenir. Çayı ve suyu içilir.
Tere yağı : Yağı devadır. Yenir, insan sıcaklığında eriyen yağdır.
Üzerlik tohumu : Macunu yenir. Çayı ve suyu içilir.
Zencefil : Macunu, çayı ve yağı kullanılır.
KULLANIM ŞEKİLLERİ : şifalı bitkilerden, aç karına sabah, öğle, aksam, yatarken, çay gibi demletilir, 2 – 3 bardak balla içilir. Öğütülür bal ile macun yapılır, 1 – 2 tatlı kasığı yenir, Damıtılmış bitki suyu birer kahve fincanı içilir. 5 gram bitki yağı, 15 – 20 gram damıtılmış bitki suyu, bal ile tatlandırılır çalkalanır hülasa olarak içilir.