Hemen her anne adayı bebeğinin doğumunu büyük bir heyecanla bekliyor. Ancak doğum sırasında şiddetli ağrı çekeceği endişesi bu mutluluğu çoğu zaman gölgeliyor. Ne yazık ki annelerin doğum ağrısı korkusu, komşuların ve arkadaşların anlattıkları dramatik doğum öyküleriyle iyice büyüyor. Günümüzün modern tıp dünyası ise anne adaylarına bu konuda da çözüm sunuyor.
Epidural Anestezi
Bu teknik, doğum eyleminde veya sezaryen operasyonunda ağrı hissini ortadan kaldırmak amacıyla kullanılan özel bir bölgesel anestezi şekli olarak tanımlanıyor. Epidural anestezinin genel anesteziden farkı, anne adayının doğum sırasında uyanık kalması ve çevresinde olup bitenleri tümüyle algılaması.
Epidural anestezi uzun yıllardır başta Amerika olmak üzere pek çok Batı ülkesinde doğum ağrısını ortadan kaldırmak amacıyla en sık kullanılan yöntem.
Doğum ekiplerinin bu yöntemde uzmanlaşmaları sayesinde artık ülkemizde de epidural anesteziyle ağrısız doğum sıklıkla tercih ediliyor. Peki doğum sırasında ağrıyı dindirmek neden bu denli önem taşıyor?
Ağrı Stres Kaynağı
Hemen hemen tüm anne adaylarının kabusu olan doğum ağrısı başlı başına bir stres kaynağı aslında. Stres de organizmada birtakım sistemleri aktive ediyor ve stres hormonlarını (adrenalin, noradrenalin, vb.) devreye sokarak koruyucu bir mekanizma geliştiriyor.
Doğum sırasında bu maddelerin salgılanması anne adayında kan basıncı yükselmesi ve aşırı terleme gibi sorunları da beraberinde getiriyor.
Tüm bunlar anne adayının hayatındaki en önemli süreçte mutsuz olmasına neden oluyor. Bu sorunlar aynı zamanda bebeğe de olumsuz yansıyor. İşte bu noktada devreye epidural anestezi giriyor ve doğumda anne adayının ağrı hissini ortadan kaldırıyor!
Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü Başkanı Prof. Dr. Aydın Arıcı, doğum sürecinin bir doğa harikası olduğunu belirterek, "Bu süreci anbean yaşamak, olaya tanık olmak büyük bir mutluluk kaynağı. Epidural anestezi de anne adayına bu doğa harikasını ağrısız ve stressiz izleme konforunu veriyor" diyor.
Güvenli Bir Yöntem
Pek çok anne adayı doğum ağrısından korktuğu için sezaryeni tercih ediyor. Oysa genel anestezide kullanılan birçok ilaç anne adayının vücudundaki tüm sistemleri olumsuz yönde etkileyebiliyor. Üstelik bu etkiler genelde sadece anneyle sınırlı kalmıyor, bebeği de etkileyebiliyor.
Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı, epidural anestezide ise ilaçlar kana çok az karıştığı için anne adayı ile bebeğin sağlığında olumsuz bir tabloya yol açmadıklarına dikkat çekiyor. Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı, "1997`de yayınlanan bir çalışmada genel anestezide annenin ölüm riski 1 milyon canlı doğumda yüzde 32, epidural anestezide ise 1 milyon canlı doğumda 1.9 olarak bildirilmiş. Bu da epidural anestezinin ne denli güvenli bir yöntem olduğun ortaya koyuyor" diyor.
Nasıl Uygulanıyor?
Epidural anestezi; omuriliğin çevresini dıştan saran dura tabakasının dışına, yani epidural aralığa lokal anestezik ve narkotik analjezik (opioid) ilaçların bir kateter aracılığıyla enjekte edilmesi esasına dayanıyor. Anadolu Sağlık Merkezi Anestezi Uzmanı , epidural anestezinin nasıl uygulandığını şöyle anlatıyor;
"İşlemin başında anne adayına bir damar yolu aracılığıyla sıvı yüklemesi yapılıyor. Ardından anne adayı oturur haldeyken veya yan yatarken kateterin gireceği bölge önce mikrop öldürücü etkiye sahip antiseptik bir maddeyle temizleniyor.
Daha sonra çok ince bir kateter özel tekniklerle epidural bölgeye yerleştiriliyor. Anne adayının ilaca reaksiyon verip vermediğini ve iğnenin yerleştiği yerin doğru olup olmadığını tespit etmek amacıyla ilaç önce çok düşük miktarda enjekte ediliyor. Bir sorun gelişmediğinden emin olunduktan sonra da anne adayına tam doz ilaç verilerek işlem tamamlanıyor.
Lokal anestezi yaklaşık 20 – 30 dakika içinde etkisini gösteriyor. Bölgesel anestezinin geçekleşip gerçekleşmediği bir iğne yardımıyla kontrol ediliyor. İğne, anne adayının karın ve bacak bölgesinde çeşitli noktalara değdirilerek his kontrolü yapılıyor.
Anestezi etkisini gösterdiğinde, anne adayı iğnenin değdiğini hissediyor ama hiç acı duymuyor." Anestezi uzmanı bu yöntemden başarılı sonuç alınmasında uzmanın el alışkanlığı ile deneyiminin büyük önem taşıdığına dikkat çekerek, "Ayrıca hekimin kateterin yerleştirilmesinden ilacın enjekte edilmesine kadar işlemin her aşamasında anneyle tam bir iletişim içinde olması, epidural anestezinin komplikasyonlarını büyük oranda önlüyor" diyor.
Yan Etkileri Korkutmuyor
Epidural anestezi, ağrı hissinin ortadan kaldırılmasında oldukça etkili bir yöntem. Ancak tüm uygulamalarda ve ilaç kullanımlarında olduğu gibi epidural anestezide de istenmeyen sorunlar gelişebiliyor. Anestezi uzmanı , çok ender görülse de epidural anestezi tecrübeli ellerde yapıldığında bile, tekniğe, kullanılan ilaçlara ve girişime bağlı birtakım istenmeyen etkilerinin de olabileceğini belirterek sözlerine şöyle devam ediyor; "Bu istenmeyen etkileri önlenebilir ve tedavi edilebilir nispeten önemsiz yan etkilerden en ciddi tablolara kadar geniş bir yelpazeyi oluşturuyor. Ancak günümüzde geliştirilen pek çok çözümlerle epidural anestezinin yan etkileri hekimleri artık korkutmuyor."
En Sık Hipotansiyon Gelişiyor
Epidural anestezide en sık hipotansiyon, bir başka ifadeyle kan basıncı düşüklüğü sorunuyla karşılaşılıyor. Hipotansiyonun gelişmesini önlemek veya derecesini azaltmak amacıyla epidural anesteziye başlamadan önce anne adayına yaklaşık bir litre, ihtiyaca göre kimi zaman daha fazla sıvı yüklemesi yapılıyor. Bazı durumlarda da kan basıncını düzenleyen ilaçlardan yararlanılıyor.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı, doğum sırasında anne adayı kan basıncının düştüğünün genellikle farkına bile varmadan devreye girdiklerini belirterek şunları söylüyor: "Doğum sırasında sürekli takip ettiğimiz monitörler bize anne adayı ve bebek hakkında detaylı bilgi veriyor.
Bir sorun geliştiğinde genellikle kan basıncını düzenleyici etkiye sahip ilaca bile gerek duymadan sıvı takviyesi veya anne adayının pozisyonunu değiştirerek tansiyonu düzenliyor ve bebek kalp atışlarının kısa sürede normal değerlerine ulaşmasını sağlıyoruz." Anestezi Uzmanı , epidural anestezinin el alışkanlığı ve beceri gerektiren bir işlem olduğunu vurgulayarak, "Nadir de görülse, epidural anestezi uygulaması anne adayında baş ağrısı, ışıktan veya sesten rahatsızlık duyma, his kayıpları, uyuşmalar, kimi zaman kalp atışlarının düzensizleşmesi gibi yakınmalara yol açabilir" uyarısında bulunuyor.
Baş ağrısı bu yakınmalardan en sık rastlananı; sıvı tedavisi veya basit ağrı kesicilerle genellikle ortadan kaldırılıyor.
Peki ya anne adaylarının en büyük korkusu olan felç olma riski? Bu sorumuza Prof. Dr. Aydın Arıcı`nın verdiği yanıt yüreklere su serpiyor: "Bugüne dek yaptığım yaklaşık 7 bin doğumda bir anne adayının bile felç geçirdiğine tanık olmadım."
Ekip Tecrübesi Çok Önemli
"Epidural anesteziyle doğum bir ekip işidir" diyen Prof. Dr. Aydın Arıcı sözlerini şöyle noktalıyor: "Ekibin epidural anestezi konusunda deneyimli olması, doğumun seyrinde büyük önem taşıyor. Epidural anestezinin uygulandığı doğumda ıkınma refleksi ortadan kalktığı için doğum süresi uzayabilir.
Doğum sırasında kalp atışlarını düzenli olarak ölçen monitör, aynı zamanda rahimde gelişen ağrıları da gösteriyor. İşte bu süreçte doğum ekibinin monitör aracılığıyla anne adayını gözlemlemesi ve bilinçli olarak ıkınmaya teşvik etmesi, doğum süresinin uzamasını önemli ölçüde engelliyor."
Kaynak: Hastane.com.tr