Hera Kadın Sağlığı Merkezi
Jinekolog Operatör Dr. Süleyman Eserdağ
Adet sancısı alt karın bölgesine lokalize olup, bele, sırta ve bacaklara da yayılabilir.
Ağrı genellikle adet başlamadan bir gün önce başlar. Adetin özellikle ilk günü çok şiddetlidir ve en çok 2-3 gün sürer.
Adet sancısı olan kadınlarda aynı zamanda bulantı, baş ağrısı, kabızlık veya ishal gibi yakınmalar da izlenebilir.
Adet sancısına neden olabilecek altta yatan herhangi bir hastalık saptanmaz ise bu duruma "primer dismenore" denmektedir.
Genellikle ilk adet kanamalarından itibaren olan dismenore türüdür.
"Sekonder dismenore" terimi ise adet sancısına neden olan altta yatan başka bir hastalık varlığında kullanılır ve sonradan kazanılmış bir problemdir.
Primer dismenore toplumdaki kadınların yaklaşık olarak % 50’sini etkilemektedir. Genellikle adolesan dönemiyle birlikte başlar ve ilerleyen yaşla birlikte veya gebeliklerden sonra şiddetini azaltır.
Sekonder dismenore ise daha nadir görülür ve başlangıçta yokken ilerleyen yaşla herhangi bir dönemde başlayabilir.
Adet Sancısı Neden Olur?
Adet döneminde oluşan sancının nedeni adet kanının dışarı atılması için oluşan rahimdeki kasılmalar ve rahimdeki dolaşımın azalmasıdır.
Bu dönemde rahim içinden salgılanan "prostaglandin" adı verilen maddeler sinir uçlarını uyararak ağrı hissedilmesine sebep olmaktadır. Prostaglandinler vucüdumuzdaki pek çok dokuda bulunan ağrı maddeleridir.
Bazı kişilerde adet sancıları ile birlikte bulantı kusmalar da tabloya eklenebilir. Bulantı ve kusmalar da postaglandinlerin etkileri ile oluşmaktadır ve dismenorenin şiddetli olduğunu göstermektedir.
Genel olarak yumurtlamanın olduğu adet sikluslarında sancılı adet görülür. Yani adet döneminde bir miktar dahi olsa sancı olması oldukça normaldir ve kadının o adette yumurtladığının göstergesidir. Ancak bu ağrı bazen kadının yaşam kalitesini bile etkileyebilir.
Bazı durumlarda rahimdeki kanın dışarı atılırken geçtiği servikal kanal normalden daha dar olabilir veya rahim ters pozisyonda (retrovert) olup kan kolayca boşalamaz. Bu durumlarda rahmin kasılarak kanı dışarıya atmaya çalışması ağrıya neden olmaktadır.
Sekonder dismenore ise masum bir hastalık değildir. Genellikle üreme organlarını içine alan bir hastalığın göstergesidir. Özellikle "endometriozis" denilen hastalıkta belirgin olarak adet sancısı vardır ve bu ileri yaşlarda ortaya çıkmıştır.
Sekonder (ikincil) dismenorenin diğer nedenleri olarak; adenomiyozis, myomlar, uterus, tüplerin iltihabi hastalığı (PID) ve spiral kullanımı sayılabilir. Ayrıca rahim ağzındaki (serviks) "servisit" adı verilen enfeksiyonlar ve geçirilmiş kürtajlara bağlı daralmalar da adet kanının dışarıya boşalmasını engelleyerek dismenore şikayetine yol açabilir.
Adette Sancı Nasıl Tanı Alır?
Adet sancılarının tanısı, hastanın şikayeti ile kolayca konabilir. Ancak şikayetin herhangi bir nedene bağlı olup olmadığı bir muayene ve ultrason tetkiki ile incelenmelidir. Gerekirse bazı kan ve hormon testleri istenebilir.
Hem tanı hem de tedavi amacıyla özellikle ilaç tedavisine dirençli durumlarda teşhis ve tedavi amaçlı laparoskopi ameliyatı yapılabilir.
Ağrılı Adet Görme Nasıl Tedavi Edilir?
Primer dismenore tedavisinde non-steroid anti inflamatuar (NSAİ) grubuna giren ağrı kesiciler oldukça etkilidir.
Bu ağrı kesicilerin kullanımına adet başlamadan bir gün önce başlandığında etkileri daha da belirginleşir.
Non steroid anti-inflamatuar ilaçlar dokuda üretilen prostaglandinlerin üretimlerini engelleyerek kişilerin ağrı ve bulantı şikayetlerini azaltmakta veya tamamen geçirmektedirler.
Ağrı kesicilere rağmen ağrı kesilmemişse uygun kişilerde doğum kontrol hapları kullanılabilir. Doğum kontrol hapları ile yumurtlama (ovulasyon) baskılanarak genelde etkili bir şekilde tedavi sağlanabilir.
Sekonder dismenorede (belli bir nedene bağlı sancılı adet görmede) ise tedavi nedene yönelik olmalıdır.
Sekonder (ikincil) dismenore sebebi olabilecek myom, endometriosis, polip, spiral kullanımı, endometrit veya servisit gibi nedenlerin varlığı aydınlatılmalıdır.
Tüm bu tedavilere rağmen ağrı yine de kesilmemişse veya sekonder dismenore varsa altta yatan hastalığı saptamak gereklidir. Bu amaçla laparoskopi uygulanarak karın içi organlar izlenebilir ve bu sırada bir takım cerrahi işlemlerle şikayetler giderilebilir.
Kaynak: Hastane.com.tr