doğacak bebeğinin cinsiyetini doğmadan önce saptayacak ve
istediği cinsiyette bebek sahibi olmasını sağlayacak
fomüllerin peşinde koşmuştur. Bu konuda sayısız hurafe, halk
öyküsü ve sihirli öneriler ortaya atılmıştır. Günümüzde bile
bazı “otoriteler!” ve “konunun uzmanları!” çiftlere
istedikleri cinsiyette çocuk sahibi olabilmeleri için
yüzdeyüz garantili! öğütler vermeye devam etmektedirler.
Maalesef sadece bizim toplumumuzda değil en gelişmiş
toplumlarda bile bu tür hokkabazlar rağbet görmektedir.
Erkek bebek için Y kromozomu taşıyan, kız bebek için ise X
kromozomuna sahip spermin yumurtayı döllemesinin gerektiği
bir asırdan beri bilinmesine rağmen1970′lerde Y kromozomu
taşıyan spermlerin X’lerden ayrılabileceğinin keşfi ile
isteyene istediği çocuğu vermenin bilimsel ve gerçekçi yolu
açılmıştır.
Zaman içerisinde yüksek teknolojiler
geliştikçe X ve Y spermlerinin özellikleri daha iyi
anlaşılmış ve bunları ayırmak için değişik teknikler
gelişmiştir. 1998 yılında Virginia’a da yapılan bir
çalışmanın sonuçları spermlerin ayrılmasında yeni bir
tekniği dünyaya duyurmuştur. Bu teknik X ve Y spermlerin
içerdikleri DNA oranlarına göre Y spermlerinin daha küçük ve
hafif olmasına ve hareket hızlarına dayanmaktadır. Erkeğin
ejekulatı (menisi) filtre edilmekte ve daha sonra basınç
altında çok ince ve çokuzun bir tüpe verilmektedir.Bu
spermlerin neredeyse tek tek boruda ilerlemelerini
sağlamaktadır. Tüpün diğer ucu ikiye ayrılmakta ve birtkım
teknikler ile X ve Y içeren spermler ayrılmaktadır. Bu
sistemin başarı oranı X yani kız için %85 iken erkek yani Y
içinse %65 olarak bulunmuştur.
Teknoloji gerektirmeyen ve kişilerin kendilerinin
uygulayabileceği bir yöntem de 1989 yılında tanımlanmıştır.
Bu sistemde de Y spermlerinin daha küçük ve hızlı olduğu
varsayımından yola çıkılmakta ve ilişki zamanlaması ile
istenilen cinsiyette bebek sahibi olmak için öneriler
verilmektedir. Buna göre erkek bebek isteyen çiftler
öncelikle yumurtlama anını saptamak için piyasada satılan
kitleri günde 2 defa kullanmalı, testteki renk değişimine
göre ovülasyonun 24 saat içinde olacağı saptandıktan sonra
tek bir sefer ilişkde bulunmalı, bu ilişki renk değişiminden
sonraki 24 saat içinde olmalı, ve derin penetrasyonu
sağlayacak pozisyonlar tercih edilmelidir. Bu sayede hızlı
yüzen Y spermleri daha çabuk tüplere varabilecektir. Kadının
erkeğin boşalmasından önce orgazm olması da şansı
arttıracaktır.Kadının orgazmı vajendeki pH dengesini alkali
yönde değiştirerek sperm ile serviks salgılarının temasını
güçlendirecektir. Ek olarak ilişkiden 1 saat önce kafein
içeren içeceklerin alınması spermlerin hızını arttıracaktır.
İlişkiden önce 3-4 gün süre ile erkeğin boşalmaması şarttır.
Bu sayede erkeğin sperm sayısı yükselecektir. Kız isteyenler
için de bunun tam tersini yapmak gerekmektedir.
Ovülasyonkitine gerek yoktur ve adet kanaması sona erdikten
sonra sık cinsel ilişkide bulunmak yeterlidir.
Ancak son zamanlarda yapılan çalışmalar bu yöntemin
Tabiat Ana’nın verdiği olaslıklardan daha yüksek başarılar
vermediğini ortaya koymuştur.
İstenilen cinste bebek sahibi olmanın en garantili yolu
embryo seçimidir. Tüp bebek uygulamalarında embryo birkaç
hücreli hale geldiğinde hücrelerden biri alınarak Y
kormozomu baklır ve eğer istenilen cinsiyette ise rahimne
yerleştirilir. Bu yöntemin başarı şansı %100 dür.
Etik Yönü
Cinsiyet tayininin en önemli engelleyicisi işin etik
yönüdür. Herhangi bir sebep olmadan çiftlere istedikleri
cinsiyette bebek sahbi olmaları konusunda yardımcı olmak
doğanın hassas dengelerini bozacaktır.Değişik toplumlarda
farklı istekler olmasına rağmen özellikle ülkemizde erkek
çocuğa olan merak geri dönüşü mümkün olmayan zararlar
doğurabilir. Bu yöntemler sadece belirli hastalıkların
varlığında kullanılmalıdır. Örneğin X-e bağlı geçiş gösteren
kromozom bozukluğu olan çiftlerden doğacak kız bebekler %100
hasta olacağından bu tür çiftlerde yoğun çocuk isteği var
ise değişik yöntemler ile kız bebek sahibi olmaları
engellenebilir.