Batı Nil Virüsü; insanlar, atlar, kuşlar ve vahşi hayvanlarda çeşitli nörolojik semptomlara neden olan ve artropodlarla (sivrisinek/kene) bulaşan bir flavivirüstur. İlk olarak 1937 yılında, Orta Afrika ülkelerinden Uganda’da, Nil Nehri’nin batı kısmlarında bir kadında tespit edildiği için Batı Nil Virüsü adını almıştır.
Virüs; Amerika, Asya, Afrika ve Avrupa’da, özellikle Akdeniz’e sınırı olan ülkelerde; insanlarda köpek, at, kuşlar gibi çeşitli hayvanlarda hafif ateşli hastalıkların, menenjit, ensefalit ya da ölümlerin nedenidir. Son yıllarda özellikle Amerika, Asya, Afrika, Orta-Doğu, Balkanlar, Doğu ve Güney Avrupa’da insanlar, atlar, köpekler ve kanatlı hayvanlarda ölümlerle sonuçlanan Batı Nil Virüsü (BNV) enfeksiyonlarına daha sık rastlanmaktadır.
Virüs, doğal taşıyıcı olarak sivrisinek, kene gibi artropodlar ile kanatlı hayvanları kullanır. Keneler kanlarında yoğun virüs olan enfekte kuşlardan beslendikleri zaman enfekte hale gelirler. Enfekte sinek ve keneler konakçıdan beslenirken, BNV yayılmasında önemli rol oynayabilir.
Yapılan çalışmalar özellikle kuru ve sıcak yaz mevsiminde insanlarda ve atlarda BNV enfeksiyonu arttığını göstermektedir.
Belirti ve Bulgular
Doğal olarak oluşan enfeksiyonlarda kuluçka periyodu 2-15 gün arasındadır olup, genel olarak 1-6 gündür.
Batı Nil Virüsu enfeksiyonu bir çok vakada hafif şiddetle seyreder. Sivrisinek ısırıkları ile enfekte olan birçok kişide hastalık asemptomatik seyirli olabilir.
Batı Nil Virüsu enfeksiyonlarının semptomları başağrısı, ateş, vücutta ağrı, deride kızarıklıklar, lenfadenopati şeklinde görülmektedir. Daha şiddetli olgularda başağrısı ile birlikte yüksek ateş, vücut kaslarında zayıflık, boyunu dik tutamama, uyuşukluk, zihinsel karışıklık, koma, kas titremeleri, bilinç bulanıklığı ve felç görülür. Ölüm oranı %3-15 arasında değişmektedir. Yüksek ölüm genellikle yaşlı insanlarda (50 yaş ve üzeri) görülmektedir .
Nörolojik semptomlar dışında nadir de olsa kalp kası iltihabı, pankreas iltihabı ve fulminant hepatit (1-2 hafta içinde akut karaciğer yetmezliği ortaya çıkaran bir hepatit formudur. Fulminant hepatitte ölüm oranı yüksektir Karaciğer transplantasyonu ile hastaların kurtulması mümkün olabilir) karşılaşılan diğer komplikasyonlardır.
Tanı
Batı Nil Virüsu’nun teşhisi için en iyi tanı yöntemlerinden biri, enfeksiyonunun semptomlarının görülmesinden 8-21 gün arasında alınan beyin omurilik sıvısı (BOS) ve serum örnekleriyle yapılan MAC (IgM-Antibody Captured)-ELISA testidir. Bu test %95 oranında doğru sonuç verir.
Tedavi ve Korunma
Batı Nil Virüsu enfeksiyonunun bilinen bir tedavisi yoktur. Deneysel olarak atlarda aşı geliştirilmiştir fakat insanlarda kullanılan bir aşı henüz yoktur. Enfeksiyonun tedavisi önce destek tedavisi şeklinde olmalıdır.
Enfekte sivrisinek ve keneler ile insanlar arasındaki temasın azaltılması enfeksiyon oranlarının düşürülmesine yardımcı bir yoldur.
Kişisel korunma kriterlerinde önemli noktalar ise şöyledir;
1) Kenelerin beslenmelerini destekleyen yerler ve kaynakların yok edilmesi,
2) Pencere ve kapıların sivrisineklerin geçisine engel olacak perdeler ile kaplanması,
3) Uzun kollu giysiler ve pantolonların tercih edilmesi,
4) N, N-dietil-m-toluamit (DEET) ya da permetrin gibi haşere kovucuların kullanılması,
5) Enfeksiyon yayılmasında önemli rol oynayan hayvan grupları hakkında veteriner hekimlerin bilgilendirilmeleri ve sinir sisteminde enfeksiyon görülen at, köpek ve kanatlı hayvanların saptanması,
6) Halk sağlığı konusunda çalışan hekimlerin ve halk sağlığı laboratuvarında çalışan personelin bilgilendirilmesi.