Bakteriler ve Cerrahi İnfeksiyonlar
Cerrahi infeksiyonlara sebep olan bakteriler gram-pozitif koklar, aerobik ve fakultatif anaerobik gram-negatif basiller ve anaerobik bakterilerdir.
Gram-pozitif koklar: Cerrahi infeksiyonlarda en sık karşımıza çıkan gram-pozitif koklar Streptococ-cus ve Staphilococcus türleridir.
Staphilococcus türleri içinde en sık rastlanan patojen Staph. aureus’dur. Patojenitesindeki en önemli faktör koagülaz üretmesidir. Ayrıca hücre duvarındaki peptidoglikan, bölgeye lökosit göçünü engelleyerek bakterinin üremesine olanak sağlar. Kapsülü, opsonizasyonu engelleyerek fagositozu önler. Yüzey polisakkaridi ‘glycocalyx‘, bakterinin fagositoza dayanmasını ve prostetik maddelere yapışmasını sağlar. Ayrıca, bakterinin hücredışı enterotoksin, epidermolitik toksin ve TSS toksin 1 (toksik şok sendromu) üretimi patojenitesinde önemli rol oynar. Diğer hücre dışı ürünler (lökosidin, alfa toksin, beta toksin), fagosite edilmiş Staph. aureus’u lökosit içi sindirilmeye karşı korurlar. Son yıllarda beta-lak-tam antibiyotiklerin yoğun kullanımı methisiline dirençli staphilococcusların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu organizmaların diğer staphilococcuslardan farklı patojeniteleri yoktur ancak direnç nedeniyle eradike edilmeleri çok zordur. Dirençli bakteriler Vancomycin ile tedavi edilmektedir.
Staph. epidermidis cilt florasının bir üyesidir. Plastik kateter konulması, ventriküler şant yapılması, eklem protezleri ve kalp kapak protezleri takılması sonrası sıklıkla infeksiyona neden olurlar.
Streptococcuslar hücre yüzey antijenlerine göre A, B, C, .. ve kanlı agarda oluşturdukları hemolize göre de alfa hemoliz, beta hemoliz ve gamma hemoliz yapanlar olarak gruplara ayrılırlar. En sık cerrahi infeksiyon nedeni olan Strep. pyogenes A grubu beta-hemolitik bir streptokoktur. Bu grup streptokoklar, hücre yüzey komponentleri ve hücre dışı ürünleri ile konakçı savunmasını zayıflatıp bakteriyel yayılmaya zemin hazırlarlar. Hyaluronidase, streptoki-nase, streptolysin O ve S hücre dışı enzimleri olup, bakteriyel yayılmayı kolaylaştırır.
Enterococcus faeaılis gastrointestinal sistemin ve vajenin normal florasını oluşturan bakterilerden biridir. Bu grup bakteriler pelvik veya intraabdominal infeksiyonu oluşturan patojenler arasına girdiğinde prognoz kötü olur. Hastanede uzun süre yatan hastalarda daha sık rastlanırlar ve cerrahi yoğun bakım bölgelerinde antibiyotiklere gösterdikleri direnç dolayısıyla ciddi sorunlar oluştururlar.
Aerobik ve fakultatif anaerobik gram-negatif basiller: Gram-negatif basillerin patojenitesinden hücre duvarındaki polisakkarid yapı (endotoksin) sorumludur. Gram-negatif bakterilerin çoğu Entero-bacteriaceae ailesine aittir. Postoperatif yara infeksi-yonlarında, intraabdominal ve pelvik peritonitlerde ve apselerde sıklıkla karşımıza çıkanlar: Escherichia, Klebsiella, Proteus, Enterobacter, Serratia ve Providencia türleridir.
Vibrionaceae ailesindeki Vibrio deniz ürünlerinde ve deniz suyunda rastlanan bir bakteridir. Bakteriyemi ve nekrotizan yumuşak doku infeksiyonlarına neden olabilir.
Pseudomonas aeruginosa uzun süre hastanede yatan ve immün sistemi baskılanmış hastalarda, pnö-moni, üriner sistem infeksiyonları ve yanık infeksiyonlarma neden olur.
Anaerobik bakteriler: Bu tür bakterilerin çoğala-bilmeleri için düşük oksijen basıncına gereksinimleri vardır. Ağızda, vajende, gastrointestinal sistemde yoğun olarak bulunurlar ve infeksiyonlara genellikle bu endojen bakteriler neden olur. Vasküler hastalıklar, soğuk, şok, nekrotik dokular, travma, yabancı maddeler, operasyonlar, malign hastalıklar gibi durumlarda sık olarak karşımıza çıkarlar. Oluşturdukları bir çok infeksiyonda aerop ve anaeroplar birarada bulunur. En sık karşımıza çıkanlar, Bacteroides fragilis ve Clostridium türleridir.