Zeka geriliği, genellikle bebeklik ya da çocukluk döneminde zekanın normalin altında olması ve uyum davranışlarının bozukluğuyla ortaya çkan durumdur.
Zeka geriliklerinin saptanmasında en sık kullanılan yöntem, standartlaşmış zeka testleridir. Genellikle zeka bölümü 79’un altında olan kişilerin özel bakım ve eğitime gereksinim olduğu düşüncesi benimsenir.
Zeka geriliği, birbirine yakın zeka bölümü kategorileri dikkate alınarak da sınıflandırılabilir. Bunun için önceleri standart kategoriler, örneğin; idiot(aptal), embesil(budala), moron(ahmak) kategorileri kullanılırdı. Günümüzde, sınıflandırmada bireyin fiziksel ve toplumsal gelişmesi de göz önünde bulundurulmakta ve zeka bölümü (ZB) sonuçlarına ancak kabaca sınırlar saptamak amacıyla başvurulmaktadır.
Zeka geriliği olanların çoğunun zeka bölümü 50-79 arasındadır; özel eğitimden yararlanarak akademik ve meslek öncesi beceriler kazanabilirler. Zeka bölümü 20-49 arasındaki orta kategoriler olanlar ise kendi temel gereksinimlerini sözle bildirebilir ya da bir dereceye kadar kendi gereksinimlerini kendileri yerine getirebilirler. Bu durumda olanlar, bazı işlevsel beceriler kazanabilir, denetlenmek koşuluyla yarı beceri isteyen işler yapabilirler. Diğer yandan ağır durumda olanların hareket gelişimi yavaştır. Bedensel özürleri olabilir. İletişim kurmaları çok güçtür; ama yine de temel gereksinimlerini bildirecek kadar konuşabilir, kendilerine bakan kişiye yardımcı olabilirler. En ağır durumda olanlar, yani zeka bölümü 0-19 arasında olanlar geri zekalıların çok küçük bir bölümünü oluştururlar. Bunların hemen hemen tümünde çeşitli yapısal bozukluklar vardır. İdiotların en ağır olanları, uyaranlara neredeyse hiç tepki göstermezler. Hareket ve iletişim gelişimi çok yetersizdir. Bunların hastane ya da özel kurumlarda denetim altında bakılmaları gerekir.
Eğitim uzmanları da zeka bölümü sonuçlarını okulda gösterilen başarılarda bağdaştırmışlar, 50-79 arasında olanların öğrenim görebilir, 20-49 arasındakilerin eğitebilir, 0-19 arasında olanlarınsa denetlenmesi ve bakılması gerekenler olduğu sonucuna varmışlardır.
Çeşitli derecelerdeki zeka geriliğinin nedenleri arasında down sendromu (mongolizm) gibi genetik bozukluklar, menenjit gibi enfeksiyon hastalıkları, yapı ve oluşum bozuklukları, embriyo ya da dölüt evresinde ışınım ya da kurşun gibi toksik etkenlerle karşılaşma, kafa travmaları ve yetersiz beslenme sayılabilir. Erken çocukluk döneminde başlayıp ilerleyen, özellikle yoksulluktan kaynaklanan kültürel uyaran yetersizliğe bağlı olarak da zeka geriliği ortaya çıkabilir.
Geçmişte, zeka geriliği olanların bakımı ve tedavisi kendilerinden sorumlu kişilerin elindeydi. Günümüzde zeka geriliğine neden olan organiz bozukluklar tedavi edilmeye başlanmıştır. Geri zekalılar için özel eğitim okulları, meslek eğitimi veren özel atölyeler kurulmakta, anne ve babalara geri zekalı çocuğun bakımıyla ilgili eğitim verilmektedir. Zeka geriliği olanların çoğu, uyum sağlamalarına yardımcı olacak özel eğitim ve danışmanlık hizmetlerinin katkısıyla bağımsız ve üretken bireyler olabildiklerini göstermişlerdir. En büyük sorun, ağır derece zeka geriliği olanların bakımıdır. Bunların sürekli gözetim altında bulunmaları zorunlu olduğundan, aile ortamına çok benzeyen bakım kurumları gerekmektedir.