Sağlık, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından şu şekilde tanımlanmıştır:
”Sağlık, sadece hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, kişinin fiziksel, ruhsal ve sosyal olarak da tam bir iyilik halinde olmasıdır”.
Bireyin genetik özellikleri, içinde yaşadığı toplumun kültürel özelliklerini, ailenin özelliklerini, eğitimi, aile kültürü, maddi şartları, yaşam biçimi, kişinin biyolojik ve psikolojik, sosyal ve kültürel özelliklerini etkiler.
İnsan sağlığı, insan var olduğu günden beri var olan bir kavramdır. İnsan sağlığı, önceleri sadece hastalanan insanın iyileşmesi; yani tedavi edilmesi şeklindeydi. Ancak tıp bilimi ilerledikçe, sadece hastalanan insanın iyileşmesi değil, sağlıklı bireylerin hasta olmadan yaşamlarını devam ettirmeleri, sağlıklı kalabilmeleri önem kazanmıştır. Yani koruyucu hekimlik de tedavi edici hekimlik kadar önem kazanmıştır ki, sağlığı koruyucu ve geliştirici önlemler, hem daha ekonomik hem de insan için daha kolay bir süreçtir.
Tanımından da anlaşılacağı gibi sağlığın, sadece kişisel değil, toplumsal yani sosyal boyutu da vardır. Kişinin sosyal yönden tam bir iyilik halinde olması toplumsal olması için de sosyal yaşantısının iyi ve sağlıklı olması gerekir. Bunun için sosyal güvenliğin sağlanması, iş sorununun olmaması, gelir dağılımını dengeli olması ve toplum huzurunun sağlanması gerekir.
Sosyal yönden tam bir iyilik halinde olan kişi ruhen de sağlıklı olur. Artık bilinen bir gerçek var ki bir çok hastalığın temelinde psikilojik nedenler yatmaktadır. Giderilmeyen sorunlar psikosomatik hastalıklara neden olmaktadır.
Sağlığın çağdaş tanımına göre;
- Sosyal yönden iyilik durumu için, toplumsal ekonomik gelişme ile sağlık hizmetleri bütünlük içinde ele alınmalıdır.
- Birey; fizik, biyolojik ve sosyal çevresiyle birlikte değerlendirilmelidir.
- Hastalıkların nedeni olarak fiziksel, kimyasal ve biyolojik etmenlerin yanı sıra sosyal fatörler de değerlendirilmelidir.
Sağlık objektif ve subjektif olarak da incelenebilir. Objektif sağlık, kişinin doktor tarafından yapılan muayene (psikolojik muayene de olmak üzere tüm muayeneler) ve tetkiklerinde herhangi bir hastalık ve sakatlık, anormalliğin olmaması olarak tanımlanabilir.
Subjektif sağlık ise, kişinin kendisini her yönden (fiziksel, ruhsal, sosyal) algılaması ve değerlendirmesidir. Bu değerlendirme her zaman doğru olmayabilir. Kişi, gerçekte hasta olduğunda kendini iyi hissedibilir ya da iyi olduğunda hasta hissedebilir.
Kişinin tam sağlıklı olduğunu söyleyebilmek için; kişinin hem objektif hem de subjektif olarak sağlıklı olması gerekmektedir.