Bilindiği gibi sigara hayatımızın tüm dönemlerinde,vücudumuzun tüm organları için zararlı olmakla birlikte, özellikle kalp,dolaşım sistemi ve solunum sistemimiz için çok daha endişe vericidir.Sigaranın vücuda olan zararları içinde taşıdığı maddelerle ilgilidir.Bu maddeler genel olarak ; karbonmonoksit,nikotin,kurşun ve benzeri zararlı maddelerdir.Bu maddeler nasıl ki içene zarar veriyorsa aynı şekilde içen anne adayının bebeğine de zarar verecektir.Hatta bebek,yeni gelişmekte olan bir canlı olduğu için bunlardan çok daha fazla zarar görerek gebelik boyunca,doğum sırasında ya da doğumdan sonra tüm yaşamı boyunca etkilenebileceği durumlara maruz kalabilecektir.
Sigaranın vücut üzerindeki etkilerini genel olarak erken ve geç dönem etkiler olarak ikiye ayırmak mümkündür.
ERKEN ETKİLER ; sigara içindeki maddelerin vücuda girmesi ile vücutta meydana gelen değişimlerdir.Bunlar ;
1) Atar damarlarda daralma ( vazokonstrüksiyon )
2) Damar duvarına olan kan basıncının artması
3) Tansiyon yükselmesi ( hipertansiyon )
4) Çarpıntı ( taşikardi )
5) Kanın oksijen taşıma kapasitesinin azalması
6) Buna bağlı olarak dokulara giden oksijen miktarının azalması
GEÇ ETKİLER ; Bunlar uzu süreli sigaraya maruziyet ile ortaya çıkan klinik tablolardır ;
1) Solunum sistemi hastalıkları ( Kronik bronşit,nefes darlığı,gibi )
2) Dolaşım sistemi hastalıkları ( ateroskleroz,damar tıkanıklıkları,flebit,vs )
3) Kalp hastalıkları ( özellikle koroner damarların tıkanmasına bağlı enfarktüs riskinin artması )
4) Vücutta C vitaminini inaktive ederek enfeksiyonlar başta olmak üzere bir çok hastalığa karşı savunma gücümüzü azaltır)
5) Hemen tüm kanserlerin etiyolojisinde ( oluşmasında ) sigaranın yeri vardır.Özellikle akciğer,dudak,gırtlak ve nefes borusu kanserleri sigara içenlerde içmeyenlere göre çok daha fazla sıklıkta görülmektedir.
Yapılan bir çalışmada ; nikotin koklatılan veya enjekte edilen albino sıçanlardan doğan yavruların küçük,doğum ağırlıkları noksan, ölüm oranlarının yüksek olduğu,annelerin yavrularını besleme davranışlarının değiştiği ve emzirmelerinin zorlaştığı,bazılarının yavrularını yadikleri ve çoğunun yavruları ile ilgilenmedikleri tesbit edilmiştir.Bu konuda yapılan bir çok çalışma vardır ve sonuçlar hemen hemen birbirine benzer bulunmuştur.
Gebelikte sigaranın bebek üzerindeki etkileri genel olarak şunlardır ;
1) Doğan bebeklerin bir çoğunda doğum tartısı düşük olur
2) Doğum ağırlığı düşük olan bebeklerde dış dünyaya adaptasyon zorlukları görülür
3) Bebeği doğumdan sonra koruyacak olan ve ilk olarak anneden aldığı koruyucu antikorların zarar görmesi sonucu bağışıklık sisteminde zayıflık olur
4) Düşük ihtimali artar
5) Bebeğin anne karnında ölüm ihtimali artar
6) Poş denilen gebelik zarının erken yırtılması riski daha yüksektir
7) Erken doğum tehdidini artırır
8) Gelişme geriliğine neden olabilir
9) Gebelik kanamalarında artış görülür ( placenta previa ve placenta dekolmanı gibi ölüme kadar gidebilen ağır kanamalardır )
10) Lohusa annenin süt miktarında azalmaya neden olur
11) Plasenta ( bebeğin eşi ) daha ince,çeperi geniş,kalsifikasyon ( ölü saha ) odakları daha yaygındır.Bunlar yetersiz oksijenlenmeye ( hipoksi ) karşı plasentanın cevabıdır.
12) Çocuklar genellikle hiperkinetik olurlar.
Bu etkilerin oluşabilmesi için günde şu sayıda sigara içilmesi gerekir diye bir kaide yoktur.Ne kadar çok sigara içilirse o kadar çok risk oluşur.Yani günde 5 sigara içene göre 15 sigara içende risk daha fazla olacaktır.