ET, SÜT VE ÜRÜNLERİ, YUMURTA, BAKLİYAT, MEYVE VE SEBZE, KONSERVE GIDALAR ALIRKEN BAZI NOKTALARA DİKKAT EDEREK DAHA SAĞLIKLI BESLENMEK MÜMKÜN -SUCUK ALIRKEN KILIF DIŞINA YAĞ VE SU TAŞMAMIŞ, ETİN DIŞ YÜZEYİNİN PARLAK KIRMIZI OLMASINA, KONSERVE ALIRKEN CAM OLANLARININ TERCİH EDİLMESİNE ÖZEN GÖSTERİLMESİ GEREKİYOR
KONYA (A.A) – Et, süt ve ürünleri, yumurta, bakliyat, meyve ve sebze, konserve gıdalar alırken dikkat edilecek bazı noktalar sağlıklı beslenme için önem taşıyor.
Tarımsal Kalkınma Vakfı ve Konya Büyükşehir Belediyesince yürütülen 57 bin 630 Avro bütçeli AB destekli Gıda Tüketicisini Koruma ve Bilinçlendirme Projesi’nin genel koordinatörü veteriner hekim Nevzat Demirci, ramazan ayında ve öncesinde özellikle gıda alışverişlerinin arttığını, ancak birçok tüketicinin bilinçli hareket etmediğini söyledi.
Alışverişin basite alınacak bir aktivite olmadığını ifade eden Demirci, planlama ile yapılacak bilinçli alışverişin sağlıklı beslenme için büyük önem taşıdığını bildirdi.
Liste hazırlandığında gereksiz alışverişin önleneceğini, daha kolay ve çabuk yapılacağını, hatta harcamalarda ciddi tasarruf sağlanabileceğini dile getiren Demirci, şunları kaydetti:
”Öncelikle hazırlanan listenin dışına çıkılmaması, aç karnına ve yorgun alışverişe gidilmemesi gerekir. Ürünlerin üzerindeki etiketler okunmalı, fiyat karşılaştırması mutlaka yapılmalıdır. Marketlerin indirim günleri takip edilebilir, acele değilse bazı ürünlerin indirime girmesi beklenebilir. Mümkün olduğunca sağlıklı beslenmek için meyve ve sebzelerin mevsiminde alınmasını öneriyoruz. Soğutulmuş ve donmuş gıdalar, et ürünleri alışverişin sonuna doğru alınmalıdır. Etiketsiz hiçbir gıda alınmamalıdır.”
Taze balık dışında hiçbir et ve süt ürününün açıkta ve oda sıcaklığı koşullarında satın alınmaması gerektiğini belirten Demirci, bu ürünleri alırken üretim ve tüketim tarihlerine mutlaka bakılmasını önerdi.
-KASAYA GELMEDEN ALACAĞINIZ SON ÜRÜN ET OLMALI-
Alışverişten sonra kasaya gelmeden önce alınacak son ürünün et olmasına özen gösterilmesini isteyen Demirci, şu bilgileri verdi:
”Etin dış yüzeyinin rengi parlak kiraz kırmızımsı ve homojen nitelikte olmalı. Tavuk etinin çabuk bozulduğu unutulmamalıdır. Bu yüzden kesimden evdeki tencereye girene kadar soğuk zincire dikkat edilmelidir. Soğuk zincirin bir noktada kopması ciddi gıda zehirlenmelerine, hatta tifo ve dizanteri gibi önemli hastalıklara yol açabilir. Tavuk üzerindeki hafif morumsu, kül rengi minik lekeler, soğuk zincir kuralına uyulmadığını gösterir. Beyaz ette kokuşma ya da yüzeysel kuruma olmamalıdır. Et, süt ve ürünleri buzdolabı koşullarında 0-4 derecede tutulmalıdır. Sakatat ve etler aynı reyonda tüketiciye sunulamaz. Sucuk alırken kılıf dışına yağ ve su bırakmamış olmasına dikkat edilmeli. Kılıf içinde hava kabarcıklarının ve bölgesel renk farklılıklarının olmamasına özen gösterilmeli.”
-RAMAZAN AYINDA BALIK TÜKETİMİ ARTIYOR-
Ramazan ayında balık tüketiminin çok arttığını bu yüzden balığın iyi seçilmesi gerektiğini dile getiren Demirci, ”Özellikle seyyar satıcılar, kovaya ya da leğene genelde bayat balık koyuyor, yanlarına da 2 canlı balık atıyorlar. Canlılar hareket ettikçe diğerleri de canlıymış gibi duruyor. Bu oyuna gelmeyin” dedi.
Taze balığın gözleri canlı ve siyah, göz bebeklerinin dışa doğru bombeli olduğunu ifade eden Demirci, ”Bayatın gözleri ise mat ve donuk, göz bebekleri göçüktür. Taze balığın eti sert, bayatın ise yumuşaktır. Bu noktada buzhane balıklarına dikkat edin. Eti sert olur ama gözleri donuktur. Taze balığın derisi kaygan jelatin sıvısı ile kaplıdır, bayatın ise kurudur. Balığı koklayın. Kokusu ağır ise bayattır” diye konuştu.
Alınan yumurtaların yıkanmadan dolaba konması gerektiğini belirten Demirci, taze yumurta kırıldığında sarısı ve akının dağılmayacağını, bayat yumurtanın sarısının ise düz olacağını, kırıldığında hemen dağılacağını kaydetti.
-KONSERVEYE DİKKAT-
Konserve alırken üretim ve son tüketim tarihine mutlaka dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Demirci, kapağı dışa doğru bombeli olan konservenin ciddi zehirlenmelere yol açabileceğini kaydetti.
Konserve zehirlenmelerinin ölümle ya da felçle bile sonuçlanabileceğini ifade eden Demirci, ”Saklama kabı cam olanları tercih edin. Ambalajda ezilme ve çökme olmamasına dikkat edin. İç metal yüzeyi aşınmış çizilmiş konserve ürünü kesinlikle tüketmeyin” dedi.
Doğrudan ısıtmalı fırınlarla üretilen taş fırın ekmekte bile sağlığa zararlı maddeler, kanserojen etkenlerin bulunabileceğini belirten Demirci, bu yüzden ateşten ayrı yerde pişirilen ekmeklerin tüketilmesi gerektiğini bildirdi.
AA