Yeme düzeninin oturtulması sürecinde hem çocuk hem de anne yıpranır. Ayrıca yeme alışkanlığını yeni yeni oturtmaya çalışan çocuk, yeme konusunda geri dönülemez yanlış düşüncelere kapılabilir.
Yemek yeme alışkanlığında sorunlar farklı yaşanır. Bazı çocuklar yemek yeme vakti geldiği zaman krizlere girerken, bazıları her bulduğunu, her zaman yer.
Bazı anneler çocuklarını beslemekte güçlük çektiklerinde, çocukları yeter ki yemek yesin diye yanlış bir tutum içine girerek, onlar için pek de faydalı olmayan şeyleri yemelerine göz yumabilirler. Bu da gelecekte çocukların kötü beslenme alışkanlığı geliştirmesine yol açar. Ayrıca kötü beslenme alışkanlıklarının yerleşmesinde modern yaşam tarzının da etkisi vardır.
Her bebeğin acıkma eşiği farklıdır. Bebeğin besin öncesinde salgıladığı besin beklentisini sağlayan hormon, her bebekte farklı şekilde çalışır. 3 saatte bir acıkacak olan çocuğa her 1,5 saatte bir yemek yedirilirse, çocuğun acıkma eşiği düşürülmüş olur. Bu da çocuğun düzensiz beslenme alışkanlığı edinmesine yol açar.
Mama sandalyesinden yemek masasına
Öğünlerin düzenliliği, ileri yaşlardaki beslenme alışkanlığının temel yapı taşlarını düzenler. Mümkün olduğunca çabuk mama sandalyesinden sofra düzenine geçiş yapılması, yemek yeme alışkanlığındaki farkındalığı artırma açısından önemli bir hamledir. Ancak bunu yaparken çocuğun hazır olup olmadığı da dikkate alınmalıdır. Çocuk bunun için zorlanmamalı ve üstüne gidilmemelidir.
Yeme alışkanlığı kazandırılırken anne ve babanın model olması çok etkili bir yöntemdir. Çocuklar büyüdükçe yemek yeme alışkanlığı hakkında çevresel faktörlerden de etkilenebilirler. Örneğin günümüzde reklamların çocukların üzerindeki etkisi büyüktür.
Tüm günü televizyon başında geçiren çocuklar, hem fiziksel aktiviteden yoksun olurlar hem de yağlı, şekerli besinlerin reklamlarını izleyip etki altında kalabilirler. Okul dışındaki boş zamanlarında televizyon seyreden, tüm gün hareketsiz kalıp hazır yiyeceklerle beslenen, su yerine meşrubat içmeyi tercih eden çocukların diğer çocuklara oranla daha çok obeziteye yakalandıkları görülmüştür.
0-3 yaş dönemi çok önemli
Kötü beslenme alışkanlığı olan okul çağındaki şişman çocukların en sık karşılaştıkları sorunlardan biri, arkadaşlarıyla ilişkilerinde yaşadıkları güçlüklerdir. Çünkü kötü beslenme sonucu oluşan obezite sadece bir sağlık problemi değil, ileri yaşlarda çocuğun psikolojisini kötü etkileyen ve kendine güvenini azaltan bir sorundur.
Okula giden çocukların bir başka sorunu da kahvaltı etmek istememektir. Kahvaltı alışkanlığı olmayan çocuklarda dikkat azlığı, öğrenmede zorlanma, problem çözmede güçlük, fiziksel güç azlığına bağlı kas koordinasyonunda azalma görülebilir. Çocuklarda beyin gelişiminin en hızlı olduğu ilk 3 yılda, yeme alışkanlığının sağlıklı bir şekilde oturtulması gerekmektedir. Aksi takdirde kötü beslenme alışkanlığı, okul çağında da çocuğu olumsuz yönde etkileyecektir.
Ebeveynlere öneriler
• Çocuğunuza kahvaltı alışkanlığı kazandırın.
• Yemek saatlerinin ailenin bir araya geldiği huzurlu zamanlar olmasına ve çocuğunuzda güzel izler bırakmasına gayret edin.
• İyi beslenme alışkanlığı ile çocuğunuza örnek olmaya çalışın.
• Şekerli, yağlı yiyecekler ve gazlı içecekler ile mümkün olduğunca geç yaşta tanıştırın. Nasıl olsa okul çağına geldiğinde bu gibi yiyecek ve içeceklerle bol bol karşılaşacağını unutmayın.
• Televizyon karşısında sınırsız bir şekilde oturmasına ve yemeğini televizyon karşısında yemesine fırsat vermeyin.
• Çocuklarınızın hayatına mutlaka düzenli sporu sokun.
• Şişmanlatıcı besinleri kısıtlayın.
• Çocuğunuza meyve ve sebze yeme alışkanlığı kazandırmaya çalışın.
• Öğün aralarında yeter ki bir şeyler yesin diye abur cubura özendirmeyin.
• Yiyecek alışverişi yaparken neler aldığınıza özen gösterin.
|