Her şeyden önemlisi beyin fonksiyonlarını diri tutup, yaşlılığı ertelemek mümkün.
Bir şeyi ne kadar çok yaparsak bir süre sonra o yaptığın şeyi çok iyi yapmaya başladığımızı çoğumuz biliyoruz. Bu düşünceden hareketle kendimizi geliştirmek ve bunu sürdürmek elimizde. Genç bir erişkin olarak yapmaya alıştığımız ve çok iyi yaptığımız şeyleri aynı alışkanlıklarla yapmayı sürdürmek yaşlılığı geciktirmek için yapılacak şeylerin ilk basamağını teşkil eder.
Bir şeyi devamlı yapmak, o yaptığımız şeyi çok iyi yapmamızı sağlar, bunun yanında öğrendiklerimize hergün yeni şeyler eklemek bizi aktif ve zinde tutar. Beynin yaşlanmasını geciktirir ve beyin kapasitesini arttırır.
Yaşlanmaya yol açan faktörlerden birisi de hormon salınımlarındaki azalmadır. Bunu replase etmek mümkündür. Hormon replasman tedavileri eksik olan yerine koyma tedavileridir.
Kesinlikle ebedi gençliği vaat etmez, fakat eksiklik sendromlarında yerinde ve zamanında kullanılırsa, çok işe yaradığı da kanıtlanmıştır. Örneğin; östrojen yetmezliği sendromları, testesteron yetmezliği belirtileri, trioid hormonları eksiklikleri gibi durumlarda eksik olanı yerine koyma tedavileri doğru ve uygun zamanda kullanılırsa, çok fayda sağlanılan tedavilerdir.
Beden yaşlandıkça bazı vitamin ve minerallere gereksinimi artar. Ancak avuç dolusu vitamin almak hiçbir zaman ebedi gençliği getirmez. Ayrıca bazı vitaminlerin gerekliliği ve dozu üzerinde de tam bir fikir birliğine varılamamıştır.
Beslenme yoluyla doğru ve doğal vitamin almak en uygun yoldur, ancak yaşlılıkta bozulan beslenme düzeni bazı vitamin ve minerallerin verilmesini lüzumlu kılmaktadır.
Yaşlılığı geciktirici yöntemlerden biri de yaşam tarzı değişiklikleridir. Sosyal yaşam, hareketlilik, iş değişikliği, çevre değişikliliği, pozitif düşünce tarzı insanı ruh ve beden olarak zinde tutar ve motive eder. Sürekli gelecekle ilgili planlar yapmak, sık seyahat etmek, ev eşyaları, gardrop yenilemek, yeni arkadaşlar edinmek, yeni şeyler öğrenmek sürekli insanı motive ederek ve pozitif duygular vererek devamlı bir zindelik sağlar.
Maaselef televizyon izlemek yaşlılığı tetikleyen olayların başında gelen bir alışkanlıktır. Çünkü televizyon seyretmek için arkadaşa ihtiyaç duymazsınız, konuşmaya gerek yoktur. Giyinip kendinize özen göstermenize de gerek yoktur.
Hareket etmezsiniz, düşünmezsiniz ama can sıkıntısından kurtulmak için televizyon karşısında sürekli bir şeyler atıştırırsınız. Bütün bunlar da ne yazık ki, yaşlılığı arttıran sebeplerin başında gelir.
Kısaca insan ömrü son yüzyıllarda uzasa da yaşlılığı önlemek henüz mümkün değil. Anti aging programlarındaki esas amaç uzayan ortalama insan ömründe yaşlı nüfusun artması nedeniyle yaşlılığın meydana getirdiği yetmezlikleri önlemek, mümkün olduğunca başka birisinin bakımına gereksinim duyulmadan yaşayabilmek ve nispeten sağlıklı ve mutlu bir dönem geçirilmesine olanak sağlamaktır.